Dünyayı satın almak


Ahireti verip dünyayı satın almayla ilgili bir çok âyet-i kerîme vardır. Müfessirler Tevbe Sûresinin son âyet-i kerîmelerinde, Peygamber Efendimiz (a.s.v.)'dan bir hadis zikretmiş. Hadisin serbest tercemesi şöyledir: 

Benim ve sizin haliniz şuna benzer, diyor Peygamber Efendimiz. Çölde susuzluktan baygınlık derecesine gelmiş insanlar neredeyse bayılmak üzereyken güzel elbiseli, üzerinde yorgunluk işareti de olmayan, suyunu daha yeni içmiş, gözlerinden susuz olmadığı da belli olan bir insan geliyor ve diyorki: 

- Susuz musunuz? 

Hepsi birden: 

- Sususuz, diye bağırıyorlar. 

Bunlar daha önce her tarafta su aramışlar da bulamamışlar. 

Ama demiş ki: 

- Beni takip ederseniz şu tepenin arkasında bir bahçe var. Ve orada çeşmeler var, havuz var, yeşillikler var. 

Onların inanmaktan başka çareleri yok zaten. Çünkü ümitleri kesilmiş. Gidiyorlar hakikaten adamın dediği yere varıyorlar. Bağ var, bahçe var, sular var, havuzlar var, yiyecekler var, elbiseler var. Yemişler içmişler, giymişler kuşanmışlar. Kendilerine gelmişler. 

Adam: 

- Bu bahçenin gülleri solar. Bu bahçenin suları kurur. Gelin benimle şu dağın da arkasına giderseniz, orada gülleri solmayan, suları kurumayan bir bahçe daha var. Ve orada hepinize ayrı ayrı tapusu verilecektir,  dediğinde 

- Yahu bu adam yalan söylemedi. Çöldeyken bizi aldı buraya getirdi. Yalan söylemediğini gözümüzle gördük. Bu adamın peşinden gidelim. Gülleri solmayan, çiçekleri kurumayan ve suları kesilmeyen yere gidelim, dediler. 

Ama bir kısmı dedi ki: 

- Vallahi biz elimizle tuttuğumuzu bırakmayız. Belki orada olmayıverir.

İşte dünya nimetlerine kavuşan kâfirlerin, ahireti bırakmaları bu adamların hali gibidir, diyor Peygamber (a.s.v.) 

Peygamber Efendimiz vadettiklerini vermiş, Allah (c.c.) neyi vadettiyse vermiş. Peygamber Efendimiz'e Mekke'nin fethini vadetmiş, dünyada devleti vadetmiş gerçekleşmiş. Peygamber Efendimiz (a.s.v.) İstanbul'un fethedileceğini müjdelemiş ve o da gerçekleşmiş. 

Öyle ise Allah'ın kitabına sarılındığı takdirde dünyayı Cennet eyleriz ve ayrıca ahiret Cennetini de ayrıca kazanırız. Biz ahireti verip dünyayı alanlardan değiliz. Dünyayı ma'mur edip Cennete döndürüp, ahireti de kazanmaya çalışan insanlardan olmalıyız.


Mahmut Toptaş / Şifa tefsiri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fena ve Beka

Ortaasya ve Balkanlarda dini gruplar

Ebu Nasr Serrâc et-Tûsî'nin el-Lümâ'sında Tasavvuf, Tevhid, Marifet ve Makamlar