Derviş, çay ve sabır




Bugün Japon dostluk derneğinin düzenlediği çay seremonisine katıldım. Çay seremonisi Çinli Budistlerden gelmiş 500 yıllık bir gelenek. Yaklaşık yarım saat süren bir hazırlama ritüelinden sonra bizim çorba kasesine benzer bir kaseyle servis yapıyorlar. Tabii bunun da bir usulü var. Kaseyi sunan kişi misafirin gözünün içine bakarak kaseyi veriyor. Ardından yüzü misafire dönük şekilde geri çekiliyor.


Seremoniyi hazırlayan ekip Japon çay okulundan. Çay okulu kurmuşlar. Faydalarını araştırıyorlar. Okuldan gelen hocanın söylediğine göre çay, domuz gribini engellemede çok faydalı. Kendisi 10 senedir içiyormuş. Sadece bir kere gribe yakalanmış. Onu da çok çabuk atlatmış.

Japonların gelenekleri ve saygıları bana Erzurum’u, Rize’yi, Diyarbakır'ı hatırlattı. Bizim doğu illerindeki saygı içeren hareketleri andırıyor Japonların hareketleri. Dikkatimi çeken bir şey daha vardı. Çayın hazırlanma suresi. Yarım saati bulan bu süreç, nimete saygı, zamana saygıyı hatırlatıyor. Yemeği, dualarla yavaş yavaş pişiren annelerin, cay üzerine ilahiler yakan dervişlerin sabrını ve olgunluğunu hatırlatıyor.


Abdullah Kargılı




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fena ve Beka

Ortaasya ve Balkanlarda dini gruplar

Ebu Nasr Serrâc et-Tûsî'nin el-Lümâ'sında Tasavvuf, Tevhid, Marifet ve Makamlar