Halil İnalcık


Prof. Dr. Halil İnalcık hocayı bir mekanda misafirimiz olarak ağırlama fırsatım oldu. 90’ı aşmış yaşından beklenmeyen zihni intikal hızına sahip olduğunu fark ettim. Tarihten, edebiyattan söz açıldı. Fatih Sultan Mehmet dönemine ait bir tahrir defteri bulduğunu söyledi. Bu tahrirde fetihden önce Bizans’ın sanılanın aksine ufak bir kasaba hüviyetinde olduğunu anlatan veriler bulunduğunu, Fatih’in sonradan Rumeli ve Anadoludan aileleri getirterek şehri büyüttüğünü anlattı. Zaten Fatih’in amacı İstanbul’u şehir kültürü oluşmuş bir metropol ve medeniyet merkezi haline getirmekti.
İlk başta Fatih Sultan Mehmet insanları bulundukları yerleri değiştirip buraya getirmek için biraz zorlansa da ( İnsanlara evini, barkını bırakıp bilmediği diyarları mesken tutmak zor geldiği için Fatih’in ilk davetine uyarak Anadolu’dan İstanbul’a yerleşen aile olmamış. Daha sonra Fatih, zorla Rumeli’den Yahudileri Balat’a ve Anadolu’dan Müslüman aileleri sonradan Top Yıkığı mahallesi olarak anılan yere getirtmiş. Yaklaşık 5000 aile. Getirilen yerlere nisbetle semt isimleri oluşmuş: Çarşamba, Aksaray gibi.) sonraları bu şehir insanların gelmek için can attıkları yer olmuş. Hoca işte bu tahrir defterinde geçen mekanları teyid için Fatih’e gelmiş. Balat’tan başlayarak Topkapı’ya kadar sur diplerinde ki semtleri ve adı geçen mekanları dolaşmak niyetindeydi. Hocanın konuyla ilgili kitabı yakında İş Bankası yayınlarından çıkacak


Halil İnalcık kimdir?

7 Eylül 1916'da İngilizlerin Haydarpaşa Garı'nı bombaladığı gün İstanbul Kızıltoprak'da doğdu. Dedesi Kırım'daki Bahçesaray Han Camii müezini Halil Edendi, babası ise 1905 yılında, 25 yaşındayken Kırım'ı terkederek İstanbul Kızıltıoprak'da bir bakkaliyede çalışmaya başlayan Seyit Osman Nuri Efendi'dir.

Saraçhane yokuşundaki Numune-i İrfan Mektebine ardından Ankara Gazi İlkokulu'nda okur. Dördünce sınıfı okurken harf devrimi olur. Ailevi nedenlerle sürekli okul değiştirmek zorunda kalır Sivas Öğretmen Okulu'nda başladığı lise eğitimini Balıkesir Muallim Mektebi'nde tamamlar. 1935 yılında Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Yeni Çağ Tarihi bölümünde yükseköğrenimine başladı. 1942 yılında "Tanzimat ve Bulgar Meselesi" adlı doktora tezini verdi. Uzun yıllar aynı Fakültede Osmanlı ve Avrupa tarihi üzerine dersler verdikten sonra 1972 yılında Chicago Üniversitesi Tarih Bölümü'ne "Osmanlı Tarihi Üniversite Profesörü" olarak davet edildi.

1973 yılında meşhur kitabı "The Ottoman Empire The Classical Age 1300-1600" yayımlandı. Yurtiçi ve dışında çeşitli üniversitelerden fahri doktora payeleri aldı. 1993 yılında Bilkent Üniversitesi'ne davet edildi ve burada Tarih bölümünü kurdu. Yazdığı makale ve kitaplarla Osmanlı İmparatorluğu tarihi üzerinde tartışılmaz bir otorite haline gelen Prof. Dr. Halil İnalcık halen Bilkent Üniversitesi Osmanlı Tarihi Bölümü'nde yüksek lisans ve doktora ögrencilerine seminer dersi vermektedir.



-kit'a-

dehr-i fânîden nice cân nice cânânlar geçer
bezm-i işretten aceb mestâne yârânlar geçer
bir nefesdir cânımız yâr leblerinde ber-karâr
hey, bu fânûs-i safâ bir gün söner cânlar geçer

bilkent, 1999

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fena ve Beka

Ortaasya ve Balkanlarda dini gruplar

Ebu Nasr Serrâc et-Tûsî'nin el-Lümâ'sında Tasavvuf, Tevhid, Marifet ve Makamlar