Böcekler
Kötü hayal
Çemberlitaş Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi Gizem Alp’in (18), geçen yıl Edebiyat dersinde kendisine birincilik getiren mektubunda yazdıkları, bir yıl sonra gerçek oldu. O mektupta, anne babasına lösemi olduğunu haber veren Gizem’e bu yıl üniversite sınavına birkaç gün kala lösemi teşhisi konuldu.
Yezidi
Mezar üzeri bina
Dün Fatih'te dolaşırken bir kazı gözüme çarptı. İzin alıp içeri girdim. Daha önce otopark olarak kullanılan bu yerde şimdi hummalı bir faaliyet mevcut. Fetihten sonra yapılan ilk mescitlerden birinin temel yapısını ortaya çıkarmaya çalışıyorlar. Mihrap yerinin sağ ön tarafında minarenin kaidesi ve mezarlar yer alıyor. Yıllarca bu kabirlerin üstünde otopark çalıştırmışlar. İfadelerine göre de kazandıklarından hiç bereket görememişler.Çanakkale içinde...
Podcast deposu
 Geçen gün kaliteli mistik müzik nereden dinleyebilirim diye düşünürken google amcadan mistik müzik var mı dedim. Karşıma bu site çıktı. Sadece mistik müzük değil; etnik müzik, ezgiler, radyo kayıtları, yıllar önce dinlediğim ve burada karşıma çıkan bant tiyaroları. Güzel bir hazine. Değerini bilelim. http://www.mbirgin.com/
İngilizce Arapça dersleri
Suyun hayatı

Kutlu Medine'den kutlu kareler

Menderes ve kaybolan camiler

Derviş, çay ve sabır

Ya Kebikeç
İngilizce film

Çok dilli bir site: Livemocha
Facebook tarzı bir sistem kullanarak yabancı dil öğretmeye çalışıyor. Bence başarılı da oluyor. 30 civarında yabancı dilin dersi veriliyor. Telaffuz ettiğin kelimeyi gönüllü hocan düzeltiyor. Teach sekmesine tıklayın. Yes, I want to be a teacher on Livemocha! kutucuğunu işaretledikten sonra siz de öğretmen olabilirsiniz. Ayrıca yaptığınız sesli, görüntülü ve yazzılı dersleri kaydederek tekrar kullanabiliyorsunuz. Share seceneğine tıklayarak diğer üyelerin bu dersleri izlemelerini sağlıyorsunuz. Sitede ağırlıklı olarak İngilizce ve İspanyolca dökümanları yer alıyor. İşinize çok yarayacağından eminim: http://www.livemocha.com/
Abdullah Kargılı
Doğru yaşlanan binalar

Google üniversiteli
Google arama dünyasındaki yerini gün geçtikçe sağlamlaştırıyor. Akademik google yeni bir hizmet. http://scholar.google.com/ adresine girdiğinizde arama çubuğuna girmek istedğiniz kelimeyi yazıp enterleyin. Ben tasavvuf kelimesini arattım. 1000 civarında sonuca ulaştım. Google bu sistemde temel olarak üniversitelerin tez ve makale arşivlerini kullanıyor. Pdf olarak sunuyor. Burası iyi. Fakat kitap tanıtımları için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. İçeriğine ulaşmada o kadar başarılı değil.
Arama sonuçlarının ne anlama geldiğine dair Google’ın yaptığı açıklama:
1.Başlık – Makalenin özetinin ya da web'de kullanıma sunulduğunda tam makalenin bağlantılarıdır.
2.Alıntılanma sayısı:– Gruptaki makalelerden alıntı yapan diğer yazıları tanımlar.
3. İlgili Makaleler – Bu gruptaki makalelere benzer diğer yazıları bulur.
4. Kütüphane Bağlantıları (online) – Bağlı kütüphanenizin kaynakları üzerinden, ilgili çalışmanın elektronik bir sürümünü bulur. Eğer kampüsteyseniz bu bağlantılar otomatik olarak görünür.
5.Kütüphane Bağlantıları (çevrimdışı) – Çalışmanın fiziksel bir kopyasını içeren kütüphaneleri bulur.
6.Grubu – Akademik çalışmaların bu grubuna dahil olan ve büyük olasılıkla ön sürümüne erişebileceğiniz diğer makaleleri bulur. Ön baskılar, özetler, konferans yazıları ya da diğer uyarlamalar buna birer örnektir.
7.Web’de Ara – Bu çalışma hakkındaki bilgiler için Google’da arama yapar.
8.BL Direct – British Library aracılığıyla makalenin tam metnini satın alır. Google bu hizmetten bir kazanç elde etmemektedir.
Sayılar ve sözcükler

Şöyle bir başlık görüyoruz manşetlerde: “Irak’ta patlama 91 ölü”, “Gemi battı 25 ölü” “Trafik kazası 29 ölü” Manşetler için derecelendirme yaparsak birinci manşet için çok feci, ikinci manşet için feci, üçüncü manşet için az feci duygusu uyanır. Rakamlar fısıldadı bize bu duyguları.
Halbuki trafik kazasında ölenlerin hepsi belki okula giden çocuklardı. Veya gelinle damatın yakınlarıydı, terhis alan askerlerdi. Bu gibi ayrıntılara geçince ölü sayısı önemini kaybediyor. Sözcükler nöbeti devralıyor. İşte yazının gücü.
Çok sesli sözlük

Unadikum
Ellerinizi tutuyorum sımsıkı
Bastığınız yerleri öpüyor
Ve diyorum ki: Sizin için feda olayım!
Gözlerimin ışığını sunuyor,
Sıcacık kalbimi veriyorum
Dipdiri bir felaket
Sizin felaketinizden bana düşen
Vatanıma ihanet etmedim
Omzum dik
Karşı durdum zalimlere
Yetim, çıplak, yalınayak!
Kanımı avuçlarımda taşıdım
Yok ettirmedim inançlarımı
Mezarlarını önden gidenlerin
ve üzerindeki yeşil otları bile
Korudum!
Küller ve Kar
Bu anda bana gelirsen,
dakikaların saat olur,
saatlerin gün,
ve günlerin bir ömür olur.
Fillerin Prensesine...
Tam bir yıl önce kayboldum.
O gün bir mektup aldım.
Beni fillerle yaşamımın başladığı yere
geri çağırıyordu
Lütfen aramızda bir yıldır süren
sessizlik için beni bağışla.
Bu mektup sessizliği kırdı.
Sana yazacağım 365 mektubun ilki.
herbir sessizlik günü için bir tane.
Asla bu mektuplardaki kendimden
fazlası olmayacağım.
Bunlar benim kuş yolu haritalarım.
ve bunlar doğru olacağını
bildiklerimin hepsi.
Herşeyi hatırlayacaksın.
Herşey öncesi gibi olacak.
Zamanın başlangıçında,
gökyüzü uçan fillerle doluydu.
Her gece gökyüzünde aynı yere yatıyorlardı.
Ve bir gözleri açık hayal kuruyorlardı.
Eğer gece yukarıdaki
yıldızlara bakarsanız...
bir gözleri açık uyuyan fillerin
ışıldayan gözlerini görürsünüz.
En iyisi bizi izlemeye devam edin.
Evim yandığından beri
ayı daha net görüyorum.
İçime düşen tüm cennetlere bakıyorum.
Ellerimle tuttuğum cennetler gördüm,
fakat bıraktım.
Tutamadığım sözler gördüm.
Azaltamadığım acılar...
İyileştiremediğim yaralar...
Dökemediğim gözyaşları...
Kederlenemediğim ölümler gördüm.
Karşılık veremediğim dualar...
Açmadığım kapılar...
Kapatmadığım kapılar...
ve yaşamadığım hayaller...
Kabul edemediğim,
bana sunulanların hepsini gördüm.
Arzu ettiğim,
fakat asla almadığım mektuplar gördüm.
Olabileceklerin tümünü gördüm,
fakat asla olmayacak...
Hortumunu yukarı kaldırmış bir fil
yıldızlara bir mektuptur.
Balinanın suda sıçraması
denizin dibinden bir mektuptur.
Bu imgeler hayallerime bir mektuptur.
Bu mektuplar sana olan mektuplarımdır.
Kalbim pencereleri yıllardır açılmamış
eski bir ev gibidir.
Fakat şimdi pencerelerin
açıldığını duyuyorum.
Turnaların Himalayaların
eriyen karlarının üstünde...
yüzdüğünü hatırlıyorum.
Deniz ayısının kuyruğunda uyumak...
Sakallı fokların şarkısı...
Zebranın havlaması...
Kumun çıtırdamaları...
Karakulakların kulakları...
Fillerin egemenliği...
Balinaların suda sıçraması...
ve boğa antilopunun silueti...
meerkat'in ayak parmağının
kıvrımını hatırlıyorum.
Gange nehrinde yüzmek...
Nil'de gemi yolculuğu...
Hatshepsut kolidorlarında dolaşmayı ve
birçok kadının yüzünü hatırlıyorum.
Sonsuz denizler ve binlerce mil nehirler...
Babalar ile çocuklar hatırlıyorum...
ve tadı...hatırlıyorum...
ve şeftalinin kabuğunu soymayı...
Herşeyi hatırlıyorum.
Fakat geride bırakılanları
hiç hatırlamıyorum.
rüyalarını hatırla...
hatırla...
Savanna fillerini daha uzun izledikçe,
daha fazla dinledikçe,
daha fazla açtıkça,...
bana kim olduğumu hatırlatıyorlar.
Koruyucu filler, doğa orkestrasının
tüm müzisyenleri ile birlikte...
çalışma isteğimi duyabilir mi?
Filin gözlerinden görmek istiyorum.
Adımları olmayan dansa katılmak istiyorum.
Dansın kendisi olmak istiyorum.
Eğer daha yakına gelir veya
daha uzağa gidersen söyleyemem.
Yüzüne baktığımda bulduğum
huzuru özlüyorum.
Eğer şimdi yüzün bana dönerse,
kaybolduğunu sandığım yüzü
tekrar bulmam belki daha kolay olur.
kendimin.
Tüy ateşe
ateş kana
kan kemiğe
kemik iliğe
ilik küllere
küller kara
Balinalar şarkı söylemiyor,
çünkü bir cevapları var.
Şarkı söylüyorlar,
çünkü bir şarkıları var.
Ne önemlidir,
sayfada yazılı olan değil,
Önemli olan,
gönülde ne yazılı olduğudur.
Haydi mektupları yak
ve küllerini kara ser.
Nehrin kenarında,
bahar geldiğinde ve kar eridiğinde
ve nehir yükseldiğinde kıyısına geri dön.
ve kapalı gözlerinle
mektuplarımı tekrar oku.
Bırak kelimeler ve imgeler vücudunu
dalgalar gibi yıkasın.
Ellerinle kulaklarını kapa
ve mektupları tekrar oku.
Cennet müziklerini dinle.
sayfa, sonraki sayfa, sonraki sayfa...
Kuşun yolundan uç.
Uç...
Uç...
Uç...
Gregory Colbert’in 2005 yapımı Belgesel Sunumu
Öne Çıkan Yayın
Bir Azizin ardından
Bastığı yeri bile incitmek istemeyen, çevresine ikram eden, insanların dertleriyle ilgilenen, hayvanları gözetip kollayan hal ehli,...
- 
Balkanlar ve Orta Asya Türk cumhuriyetlerindeki müslümanların etkilendiği radikal dini akımlar iki kategoride toplanabilir. Birinci ola...
 - 
Fena, yok olmak, silinmek, zeval bulmak anlamına gelir. Istılahta fena, başlangıcı ve sonu olan şey için kullanılır. Nitekim Allah mah...
 - 
Tasavvuf’un ilimler içerisindeki yeri İlimler çeşitlidir. Din ilmi de üç türlüdür. Kuran ilmi, sünnet ilmi, iman ha...
 


